Basından Dijitale Yerel Habercilik – Trabzon Haber Basını

Basının olumlu girişimlere yer vermediği vurgulanıyor. Gazetecilerin kalemin namusunu korumak zorunda oldukları hatırlatılıyor. Gazetecilerin başkalarını eleştirdikleri kadar, ilk önce kendilerini eleştirmeleri gerektiği ifade ediliyor. Bu, büyük bir tecrübe ve haklı bir görüştür. Bu duruşu sergileyenleri Trabzon haber basını ve Trabzon adına kutluyorum.

İstanbul basınında bazı yazarlar Trabzon’a ve Trabzonspor’a sataşmaktadırlar. Her defasında da gereken cevap onlara verilir. Sabah Gazetesi yazarı Selahattin Keleş’ten sonra Foto Maç Gazetesi Yazarı Hıncal Uluç da Trabzon basını ve gazetecilerini suçlamıştır. Ona göre Trabzon’da Türk medyasının muhabiri yokmuş. Trabzon gazetecileri, kendilerine enjekte edilen haberleri İstanbul’a iletiyormuş. Bu nedenle, İhsan Öksüz kardeşimiz ona 15 Kasım 2006 tarihli TAKA Gazetesi’nde cevap vermiştir.

Fransa’daki Konyak ve Lavanta kralı Coty’nin “Le Quotidien” adlı gazetesi ile bir reklam stüdyosu olan “Agence Havas” veya “Paris-Soir” gazeteleri böyle iniş çıkışlar yaşamıştır. Bazıları, şekli iyi kullanmaktan ve kaliteyi yakalamaktan kazanmıştır. Kazanma olayı basın istibdadına dönüşmemelidir. Çünkü bu durum zaman zaman basın istibdadına dönüşebilir.

Patron gazeteciliği sermayecidir. Hep karı düşünür. Patrondan alınan direktiflere göre çıkan gazete toplumu temsil edemez, patronun karını temsil eder. Gazetenin politikasını gazeteciler belirlerse kar ona göre olur. Ancak gazeteciler karı kendi lehlerine mi, patron lehine mi, halk lehine mi belirlemelidir konusu çok önemlidir. Bunun cevabı, hepsi gerçekleşirse denge sağlanır. Çağdaş iletişim medyası çağının başarısını da hesaba katmalıdır.

Trabzon haber basınında yeni başlayan ilmiyecilik, gazetecileri de gazeteleri de, baskıncı da daha itibarlı hale getirmektedir. Trajı da yükseltmektedir. İlim, sağlık ve işe önem vermeyen basın, er geç hüsrana uğrar. Fakat ilime değer verip de ayağa kalkmayan hiçbir basın yoktur. Buna göre Trabzon haber basını, kendine gelmesi için önce ilmî durumunun ne olup ne olmadığını tespit etmeli ve öyle ilimli hizmet yapmalıdır. Kadrosunda, ekibinde kaç kişi ilimden anlayan ve işi bilen kimse olduğunu tespit etmek bir görevdir.

Aynı gazetedeki başyazıda TGC Başkanı Murat Taşkın “Düşünmek İçin Okumalıyız” başlığıyla konuyu işlemiştir. Gerçekten bir yerde okunmuyor ve yazılmıyorsa orada düşünme yok demektir.

a) Sorumluluk taşımak.

b) Etkili olmak.

c) Teknolojik gelişme sağlamak.

d) Merkeziyetçilikten kurtulup halk denetimi sağlamak.

e) Holdingleşmeye yenilmemek.

f) Kendi aralarında kavga etmekle zaman geçirmemek.

g) Reklam ve ilan alabilmek.

h) Demokratikleşmek.

i) Yerelleşmeyi güçlendirmek.

TGC Başkanlarından Ayhan Kıyak, yine TGC yayın organı Manşet’in baş sayfasında en büyük sorunlardan birinin parçalanmak olduğunu, birlik olunması gerektiğini yazdı. Aynı gazetede Trabzon haber basınında da gazetecilerin sahipsizliğe itildiği manşet yapıldı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir